Köken - Jennifer L. Armentrout (Lux, #4)

Orjinal Adı: Origin
Yazar: Jennifer L. Armentrout

Çeviri: Barış Emre Alkım

Yayınevi: Dex

Yayın tarihi: Kasım 2013

Sayfa: 403

Weather Dağı'nda işler çığırından çıktı, Kat yakalandı.
Artık onu bulmak için yaşıyorum.

Yoluma çıkan olursa.. yok ederim.
Onu kurtarmak için bütün dünyayı... yakarım.

Uzaylı ırkımı yeryüzüne... seve seve salarım.

Biliyorum, buradan kaçmamın ve Daemon'ı görmemin tek yolu, asimile olmuş gibi görünmek.
Kafam çok karışık, kime güveneceğimi, kötü adamların kimler olduğunu bilmiyorum.

Daedalus mu?

İnsanlar mı?

Yoksa uzaylılar mı?
Daemon ve Katy hangi tarafta yer alacak; birlikte mi yoksa karşı karşıya mı savaşacaklar? 

Kitabı çooook uzun zaman oldu okuyalı ben daha yeni yazıyorum yorumu :/ Biraz fazla üşengecim. Yorum yapılacak 8 kitabım birikti. Gözüm korkuyor. Biri bana yardım etsiiin..

Jen ne yazsa severim bu yüzden bu kitabı şahane olup kalbimi çalmakla suçluyorum. Bir kere içinde Daemon Black gibi biri varken sevilmemesi imkansız. Tanıtımındaki gibi Kat'i geril almak için elinden gelen her şeyi yaptı. Nitekim aldı da.

Kitap çıkmadan önce o kadar çok spoiler paylaşıldı ki kitabı okumaya gerek yoktu yani. Ve ben mal gibi hepsini okudum. Bir sonraki sayfada ne olacağını bilince kitabın tadı tuzu kaçtı. Bu yüzden pek sevemedim yoksa Jen yine iyi iş çıkartmıştı.

Kitabın dışından içine doğru gidelim. O nasıl bir isim Allah aşkına? Hadi mavi-turuncu kontrast renklerdir, birbirlerine uymuşlar dedim ama o çeviri olmamış yani. Her kitabın ismi ne güzel "O" ile başlıyordu. Bizimkisi OOOK oldu. Kısacası olmadı yani :/ Kitabı okuyunca anlam kazanır, bize hak verirsiniz dediniz ama yok, ben veremedim. 

Hazır köken demişken onları şöyle minik, yakışıklı bebeler olarak hayal ediyorum. Tabi orada tutsaklarken böyle takım elbiseler falan giymiyorlar ama neyse ya bu benim hayalim kime ne?

Bu kitapta epey ölen kişi oluyor. Jen hiç acımamış öldürmüş hepsini. Spoiler vermek istemediğim için ölenleri yazmayacağım. Ölümüne üzüldüğüm de oldu üzülmediğim de. Yaptığı bazı esprileri anlamasam da ölen bir Luxencik için üzüldüm nedense.

Beşinci ve son kitapta uzaylı istilası okuyacağız. Daemon Kat'in yanında savaşmazsa okumam kitabı. İsyan çıkartırım. Neyse.

Archer ve Luc'a bayıldım. Hele Luc'un Daemon'la olan iletişimini çok seviyorum. Hunter bu kitapta sadece bi sayfada var.  Saplantı'yı da kim bilir ne zaman alırım. Bu yüzden Hunter'sız kaldım :(( 

Daemon ve Kat'in bir konuşmasında Gremlinler - Gizmo kelimeleri geçti. Merak ettim araştırayım dedim. (Joe Dante tarafından yönetilen ve Warner Bros. tarafından 1984 yılında gösterime sokulan Amerikan korku komedi filmi. Vikipedi'den) 

Ay ne şeker şeymiş o öyle!

Fırsat bulursam bir ara izleyeceğim.

Aceleye gelince böyle bir yorum oluyor işte :/

Puanım: 4

"Ne o, sözümü dinletmek için seni illaki dövmem mi gerekiyor?"

"Dene de bir görelim, küçük kardeş."

"Küçük kardeşmiş. Kaç saniye büyüksün ki benden?"

"Yeteri kadar."

(Dawson & Daemon, s.43)

Birlikteyken iyi türden birer çılgın olduğumuzu söylemiştim ona. Bunun ne kadar doğru olduğunu şu ana kadar aslında hakkıyla anlayamamıştım zira yapmak üzere olduğum şey yüzde yüz deli raporunu garantiliyordu.

(Daemon, s.99)

"Melezlerin sağı solu belli olmaz."

"Luxenlerin de."

(Nancy & Daemon, s.129)

Herif, yatağın ters tarafından kalkmış halim kadar sevimliydi.

(Daemon'a göre Archer, s.131)

"O gremlinle çok yakışırdınız birbirinize."

"Ne diyebilirim? Parıltılı kişiliğim yüzünden."

(Kat & Daemon, s.139)

"Söyle."

"Neyi söyleyeyim Kedicik?"

"Biliyorsun işte."

"Çok seviyorum... arabam Dolly'yi yani."

"Onu demedim."

"Ya. Biliyorum. Seviyorum... Hayalet Soruşturmaları'nı."

"Çok adisin."

"Ama beni seviyorsun."

(Kat & Daemon,  s.142)

"Uzun zamandır senin gibi birinin üstünde test yapmayı bekliyordum."

"Bir hayran daha. Elimi sallasam hayrana çarpıyor."

(Dr. Roth & Daemon, s.144)

"Ne yani Daidalos'un elinde, burada mercimeği fırına vermeye istekli bir grup azgın Luxen ve melez mi var? Bana tuhaf geldi. Burası hiç romantik değil, insan havaya giremez ki."

(Daemon, s.177)

"Hem belki bakarsın biraz burnun sürtülür."

"Ben o kadar yükseklerdeyim ki bebeğim, eğilsem bile burnum yere değmez."

(Kat & Daemon, s.240)

"Ben Dee Black. Daemon diye bilinen öküzün kız kardeşiyim. Ama muhtemelen biliyorsundur zaten."

"Onun öküzlüğünü mü, kardeşin olduğunu mu? İkisinin de yanıtı evet."

"Kız kardeşimin elini bırakmazsan ağzını burnunu kıracak ağabey ben miyim? O sorunun yanıtı da evet."

(Dee, Archer & Daemon, s.302)